Baş Kafesi
- Ayrıntılar
- Kategori: Makale
- Çarşamba, 26 Nisan 2017 10:33 tarihinde yayınlandı.
- Gösterim: 2180
Dünyada bir çok insan oluşturduğu ön yargıları yüzünden başını bir kafese sokar. Bu kafes o kadar etkilidir ki,arkasını görmek mümkün değildir.İsmi baş kafesi olan bu şeyi ister istemez,sürekli yanında taşır.
Kafesin boğuk havası görüş alanını her daim kapsar.
Çoğu insan hakikati değilde kafesin sinsi ve boğuk havasını fark eder,
Kafesin gösterdiği boğuk havadan kurtulmak için bin bir türlü yol dener.
Nereye giderse gitsin yanında kafesi ile gittiğini fark etmez.
Ve her yerde aynı şeyleri görmeye başlar. Zamanla kurtulamayacağına veya dünyanın gerçeklerinin kafesindeki gibi olduğuna iman eder.
Bazıları ise bu kafesleri size sırf kendi kafeslerini başınıza takmanız için fark ettirir. Zaten tüm amacı eski kafesin yerine kendi kafesini sizin başınıza takmak üzerinedir. Bu gruplar ve cemaatler diğer kafeslerin sorunlarını,sıkıntılarını kötü manzarasını yüksek sesle ve türlü,türlü yollarla size anlatırlar.Ve nihayet sözde değişim adına bir çoğu amacına ulaşır.
Farklı bir baş kafesini deneyen kişi başlangıçta memnun olsa bile bir süre sonra aynı sorunları yaşamaya devam eder.
Kafessiz olması gerektiği ve kafessiz hayatın daha iyi olacağını bazılarına anlatamazsınız. Çünkü o bazıları kafese o kadar alışmıştır ki,kah filanın kafesini,kah falanın kafesini dener.
Siz hangi gruptansınız bilmiyorum ancak şunları bilmelisiniz ki;
"Kur'ân'ı sana sıkıntı çekesin (veya mutsuz olasın) diye indirmedik."20:2
Yani mensubu olduğunuz din sıkıntı veya mutsuzluk için inzal olmadı.
Peki Rabbımız! O zaman ne diye bu dini indirdin;
"Saygıyla Allah azametini hissedene bir hatırlatma/düşündürme/öğüt verme olsun diye indirdik."20:3
Yani kainatın,evrenin,doğanın ve yaşamın duruşunu bakıp da ; "NEDEN" sorusunu soranlar için olduğunu söylemektedir.
Neden yaratılıyoruz,bu hayatın amacı ne,gibi soruları azamete şahit olup soranlar için bir düşünme aracı bir öğüt olarak inzal edilen bir din bir kaynak olarak okuyoruz.