Rahman olan bilir ancak :Alın yazısı,amel defteri,levhi mahfuz gibi isimler aynı şeye işaret ediyor gibi.. Biz gayreti elden bırakmayacağız.. Kader konusunda ortaya konan fikirlerin tümü doğrudur.
(Nisa Sur.79. İyilik ve güzellikten sana her ne ererse Allah'tandır. Kötülük ve çirkinlikten sana ulaşan şeyse kendi nefsindendir.) (Şura 30: Başınıza ne musibet geldiyse kendi ellerinizle kazandıklarınız yüzündendir. Oysa birçoğunu da bağışlıyor)
Sırlar ve kavrayamadıklarımız vardır..
("Yeryüzünde olan ve sizin nefislerinizde meydana gelen herhangi bir musibet yoktur ki, Biz onu yaratmadan önce, bir kitapta (yazılı) olmasın. Şüphesiz bu, Allah'a göre pek kolaydır.(Bunu bildiriyoruz) ki elinizden kaçana üzülmeyesiniz ve size verdiği ile de sevinip şımarmayasınız! Allâh çok övünen kibirli hiçbir kimseyi sevmez!" Hadid/22-23)
Zira sonsuzluk dedikten sonra 60 yıl demek gerçekten saçma sapan bir ölçü olmaktadır. Bu saçma ölçü ile kader ayetlerini anlamaya çalışmak bizi doğru yere götürmez.
("Üstelik, biri insanın sağ tarafında, biri sol tarafında oturmuş iki alıcı melek de (onun yaptıklarını) alıp kaydetmektedir."Kaf/17)
İşte burda bahsedilen meleklerin yazdığı Kader kitabı/amel defteri/alın yazısı ve kişinin levhi mahfuzudur.
Çünkü orda yazılan sonsuz süreçte kişiyi yaşatacak olanlardır.
Ve rabbimiz bilir ancak benim kişisel görüşüme göre kaf 17 de kaydedilenler büyük kaderdir. Allah insan'a muhteşem bir hediye vermiştir.Bu hediye Emanettir. Eğer bu alem hayal,rüya alemi olmasaydı insan bir şeye ol dediğinde derhal olurdu. Kahhar dediğinde dünya gibi gezegenleri yerle yeksan ederdi. Vel hasıl alem hayal alemi olduğu için insanın sınırları vardır.
Allah resulu "İnsanlar uykudadır ölünce uyanırlar" derken gerçeğin ölümle başlayacağını ifade etmiştir.
Bu açıdan Kader dediğimiz konu 60 yılı değil tirilyonlarca sayısız yılı kapsadığı için biraz geniş bakmanızı önerrim..
İsteyen bu bilgiyi alır,isteyen almaz.Yalnızca kişisel yorumlardır. Kimseyi bağlamaz. A.K
